-
Bu gösterinin ardindan Joel anlatmaya basladi. Köy kulübeleri bir avlunun etrafina küçük dal parçalari, çalilar, sigir diskisi ve sigir idrarinin güneste kurutulmasi ile elde edilen harçlarla hanimlar tarafindan insa ediliyor. Avlu etrafinda kurulma nedeni köyü daha korunakli bir hale getirmek. Avlunun sahipleri ise büyükbas hayvanlar. Geçen sene 1.000'in üzerinde inekleri varken bu sene yasanan vahim kuraklik nedeniyle bütün hayvanlar hayatini kaybetmis. Hayvanlarin 1 tanesinin fiyatinin 12.000 KES (yaklasik 250 TL) oldugu düsünülürse hayli büyük bir servet kaybetmis köy sakinleri.
-
-
-
-
Ataerkil olan Masai toplumunda yasli erkeklerin sözü geçiyor. Toplumsal yasantiyi genelde sözlü yasalar belirliyor. Resmi bir cezalandirma sistemi yok, genelde anlasmazliklar büyükbas hayvan verilerek çözülüyor. Ancak, bu sene yasanan kurakliktan sonra ellerinde büyükbas hayvanlari kalmayan Masailer maalesef sorunlarini da çözemiyorlar bu durumda.
Yüksek bebek ölüm orani nedeniyle Masailerde bebek 3 aylik olana kadar tam olarak adamdan sayilmiyor. Bir Masai'nin yasaminin sona ermesi durumunda tören yapilmiyor. Cesedin topraga zarar verecegi düsüncesiyle topraga verme islemi sadece büyük sefler için yapiliyor. Genellikle ceset köyün disinda lescillere terk ediliyor. Ay, ne feci bir durum.
Kenya'da 42 kabile var. Bunlardan popülasyon olarak 20'li sirada yer alan Masai Kabilesi tüm dünyada en fazla ün salmisi. Nedeni ise geleneklerini günümüze kadar en iyi koruyan kabile olmasi.
Günümüzde Tanzanya ve Kenya'da yasayan Masailerin toplam nüfusunun yaklasik 900.000 oldugu tahmin edilmekte. Her iki ülkede de uzak köylerde yasamalari ve yari göçebe hayat stilleri nedeniyle nüfuslari hakkinda tam bir tahmin yapilamiyor.
Yari göçebe ve savasçi bir kabile olan Masaileri bir görüste ayirt etmek o kadar kolay ki. Nasil mi? Aynen söyle.
Cesaretlerinin simgesi olan kirmizi renkli, ekoseli bir kumasa bürünüyorlar. Masai halki çok ince ve uzun bir irk oldugundan uzaktan bakildiklarinda kirmizi kumasa sarili degnek görüntüsü arz ediyorlar. Hepsinin ayaginda araba lastiginden yapilma sandaletler ve erkeklerin ellerinde güvenlik amaçli kullandiklari, güçlerinin de simgesi olan asavari sopalari.
Masailer için taki çok önemli. Takilarin rengine ve sekline göre kadinlarin evli mi bekar mi olduklari anlasiliyor. Rengarenk boncuklari hayvan derisi üstüne isleyerek yapiyorlar takilarini. Bu arada ilginçtir her iki canli rengin arasina bir mavi renk sokusturuveriyorlar. Mavi olmadan diger renkler asla kullanilamiyor. Neden mi? Ay sormayi unuttum. Diger sefere artik.
Masai Kabilesi'ndeki herkesin kulak memeleri delik diyemeyecegim, adeta yirtik. Agaçtan yaptiklari takozlari kulak memelerindeki delige yerlestirerek ve gittikçe daha iri boy takoz kullanarak iyice büyütüyorlar. Ardindan gelsin rengarenk küpeler ve gelsin Masaivari güzellik. Ay, ben de mi yapsam ne?
Masai kadinlari yuvarlak sekilli bir demiri iyice kizdirarak 3 yasina gelen çocuklarinin yüzünü dagliyorlar. Yüzlerindeki o yuvarlak kizgin demir izi onlarin Masai Kabilesi'ne mensub olduklarinin adeta bir belgesi. Neden vücutlarinda baska bir yeri, mesela yüzlerini degilde kollarini, bacaklarini daglamadiklarini sordugumda Joel'e "Olur mu hiç, herkes tarafindan görünmesi lazim o izin. Onun için yüzümüzü dagliyoruz." dedi. Ben de "Aferin, bu kafada devam edin." diyemedim tabi ki.
Masai halkinin çogu Hristiyanligi kabul etmis. Erkek, kiz tüm çocuklar bulug çagina girmeden sünnet ettiriliyor. Erkek çocuklari sünnet edilmeden iki gün önce saçlari kaziniyor. Eski dönemlerde erkek çocuklari sünnet ettirilmeden önce büyüdüklerini kanitlamak için aslan avina çikmalari ve geriye avladiklari aslanla dönmeleri gerekiyordu. Aslan popülasyonunun tehlike altinda olmasi dolayisiyla Dogu Afrika'daki ülkeler aslan avini nihayet yasakladilar. Günümüzde erkeklige adim atmak üzere olan bir grup çocugun illegal yollarla ava çikarak sadece bir arslan avlayarak döndükleri söylenmekte. Erkek çocuklari kabilenin hayvanlarindan sorumluyken, kiz çocuklari da ev isleriyle ilgileniyorlar, evde annelerine yardim ediyorlar. Hepsinin ortak dili Swahili, çogunlugu Ingilizce konusuyor.
Masailer et, misir, süt ve seyrek de olsa sigir kaniyla besleniyorlar. Erkeklerle kadinlar ayri yerlerde yiyorlar. Erkelere etin en güzel kismi sunuluyor, arda kalanlarla kadinlar ve çocuklar besleniyor.
Masai kulübeleri biri ebeveyn odasi, digeri mutfakla çocuklarin yataginin bulundugu oda olmak üzere iki kisimdan olusuyor. Kaç çocuk varsa önemli degil, hepsi ayni yatakta, yüzülmüs hayvan derisinin üzerinde uyuyorlar. Elektrik yok, su yok. Cok uzaklardan bidonlarla su tasima görevi kadinlarin.
Masai Kabilesi'ne mensub olmak zor anlasilan.
Neyse biz o günkü turumuza dönelim. Avludaki benim de eslik ettigim ziplama dansi akabinde köyün ilk okul öncesi çocuklarinin egitildigi minik okul binasina geliyoruz. Cocuklarin civil civil sesleri binanin disina tasiyor. Joel ile birlikte içeri giriyoruz. Meger Joel hükümetin atadigi ögretmenlerden biriymis. O gün baska bir ögretmen görevli. Joel sorular sormaya basliyor çocuklara. Hepsinin eller havada, adeta cevap verebilmek için yaris yapiyorlar. Carpma, bölme, toplama sorularina öyle de güzel cevap veriyorlar ki agzimiz açik kaliyor. Joel onlara ingilizce haftanin günleri, bir sene kaç aydir gibi sorular da soruyor. Yine parmaklar havada. Cok ama çok sekerler. Hepsinin gözlerinden adeta akil fiskiriyor.
Okul ziyaretimiz akabinde ilkel yöntemlerle nasil ates yaktiklarini gösteriyorlar. Ardindan geçen sene de ziyaret ettigimiz Joel'in evine kisa süreli konuk oluyoruz. Joel ve esinin minik ogullari büyüdügü için anne ve çocuk evde yoklar. Geçen sene eve girdigimizde isik ta olmadigindan evin haniminin kucaginda bebegiyle oturdugunu uzun bir süre, hatta ta ki ben flasla fotograf çekene kadar fark edememistik. Evden disari çikiyoruz. Her evin önünde bir, iki yüzleri henüz damgalanmis çocuklar, gözlerinin etrafinda kara sinekler adeta larvalarini birakabilmek için yaris halindeler. Cocuklar sineklerine hiç de kis demiyorlar, hallerinden memnunlar.
Gezimizin ticari ve son kismina geçiyoruz. Okuldan çikar çikmaz Kilimanjaro'ya nazir kurulmus Masai el isi tezgahlarinda buluyoruz kendimizi. Ben geçen sefer almistim, pek ilgilenmiyorum açikçasi.
Joel ve diger kabile mensublariyla vedalasip, bir daha gelisimizde minik ögrencilere defter, kalem, cetvel, vs getirecegimize dair sör verip Nairobi'ye dogru yola koyuluyoruz.