6.8.10

Kisa-kisa-kisa Dinard

29 Temmuz, Persembe aksamindan beri Fransa'nin kuzey dogusunda, Dinard'daki evimizdeyiz. Tatilimizin bir kismini Alaçati'da geçirme planimiz oldugundan THY ile Istanbul'a, oradan yine THY ile Paris'e geldik. Genelde Istanbul- Ankara mesafesindeki Paris-Dinard ayagini hep araba kiralayip aliriz, ama o kadar uzun yoldan sonra üzerine araba kullanmak tam anlamiyla yorgunlugun üzerine tüy dikmek anlamina geldiginden bu sefer treni tercih ettik. Veeeee, Nairobi havaalanina varisimizla Dinard'daki evimize varis süremiz tam tamina 24 saat. Tamam zamanimizi bosa geçirmedik, ben kah kitabimi okudum, kah laptop'ima iki satir yazdim, Yves laptop'inda halen çalismaya devam etti, vs,vs.





Evet bir haftadir Dinard'dayiz. Senenin sadece maksimum 2 ayi kullanildigindan ev örümceklerin eline geçmisti. Hemen dip köse temizlik yapip örümcekleri avladim. Burada temizlikçi bulmak Türkiye ve Kenya'daki kadar kolay degil. Bu durumda is basa düstü tabiki. Sira geldi bahçedeki duvari son gelisimizde satin aldigimiz ahsap çitle kaplamaya. Yves ustabasi ben çömezi olarak el attik duvara.



Ölçümler, kesimler, yerine monte etmeler sonunda bir zamanlar çit olarak kullanilmak üzere üretilmis ahsap duvar nihayet boyanmak üzere elime düstü. Eh, madem burada baski, yagli, akrilik boya, vs yapamiyorum bu aralar, ben de elime ne geçerse boyuyorum. Sonucu mu merak ettiniz? Hiç de fena olmadi. Hatta tam da planladigim gibi oldu. Iste kaniti.


Cit tamam da aralara biraz renk katmak lazim diye düsündük ve solugu çiçekçide aldik. Geçen yaz yemek salonunun penceresinin önüne diktigimiz 3 adet lavantadan sadece 1'i hayatta kalmayi basarmis. Biz de minik kirmizi çiçekler açan, kalici, her sene yeni çiçek dikmemizi gerektirmeyecek Frenkçesi "Sauge Graham 2-rouge" isimli çiçegi diktik.Bne pek çiçeklerden anlamam, ablamdan Türkçe mealini bekliyorum artik.


Pergolenin bir yanina 3 sene önce diktigim gül costu da costu. Eh, ona bir arkadas gerekiyordu. Pergolenin diger kösesine de sari renkli bir gül diktik.




Ha, bu arada 3 sene önce annecigimin kendi elleriyle diktigi lavanta öyle bir begenmis yerini ki cosmus da cosmus. Alaçati'ya giderken çiçeklerinden kesip de annisime götüreyim, iyi fikir.

Evimizin önündeki yol düzenlenmis, bisiklet yolu yapilmis ve trafik tek yön olarak degistirilmis. Daha da sakinlesmis tek yön olunca buralari.


Baska, baska ne yaptik? Bu arada Türkiye sicaktan kavrulurken burasi limoni. Arada yagmur çiseliyor, ardindan günes yüzünü gösteriyor, tam siz açilip saçilip bahçeye günese kosunca bulutlarin arkasinda tekrar kayboluyor. Ama, dün hava bir harikaydi. Bahçede aksam saat 21.30'a kadar günesle birlikteydik. Nairobi'de yeni baskilar için çizimler yaptim sarabim esliginde. Hava burada Agustos ayinda saat 22.30 gibi karariyor. Hele Temmuz ayinda 23.00'e kadar gündüz. St. Petersburg'daki kadar olmasa da burada da beyaz gecelerimiz mevcuttur.


Aksamlari Dinard sahilinde yürüyüse çikiyoruz. Sahil öyle güzel çiçeklendirilmis ve çiçekler de isiklandirilmis ki, Dinard Belediye"sini gönülden tebrik ederim. Hele, bu sene çiçek, isik ikilisine bir de klasik müzigi eklemisler ki muhtesem. Sahile cepheli hani 19.yy'da Ingilizlerin insa ettigi o satovari evlerden birinden geliyor diye düsündük ilk duydugumuzda müzigi. Ama biz yürüyoruz müzik bizimle yürüyor. Meger çiçeklerin arasina minik müzik kolonlari yerlestirmisler. Karsidaki korsanlarin sehri St.Malo'yu cephemize alarak bir banka oturduk. Ciçek, isik, müzik ve tam karsimizda bütüm ihtisamiyla St. Malo bize harika bir gösteri hazirlamisti.


Eski blogumda, 2008 Temmuz'lu Dinard'da yapilmis bir sergi ile ilgili bir yazi buldum;


"Dinard d'hier & d'aujourd'hui / Dinard'in dünü & bugünü"

19.yy sonu ile 20. yy baslari Dinard'ini günümüze getirmekle kalmayip, bir de günümüzün Dinard'iyla digital ve analog fotograflar marifetiyle karsilastirma yapip, hatta bazi fotograflarda eski ile yeniyi biraraya getirerek öylesine uzun bir süre içinde böylesi minimal degisimi nasil da basariyla gerçeklestirdiklerini gözler önüne seren Dinard d'hier & d'aujourd'hui / Dinard'in dünü & bugünü fotograf sergisi Dinard'in simgelerinden ve benim de favorilerimden biri olan villa "Les Roches Brunes"'da 12 Temmuz'da kapilarini fotograf severlere açti. Sergi salonu nostalji yasamak isteyen yasli Dinardlilarin adeta akinina ugruyor. Benim gibi geçmisi gözardi etmeyen, Dinard hayrani bir fotograf sever için de kaçirilmaz bir firsat. Sergi 21 Eylül tarihine kadar açik kalacak, yolunuz olur da buralara düserse gezilebilecek, görülebilecekler listenize eklemeyi unutmayin derim.

Yaziyi fotolariyla görmek isterseniz http://figoltx.blogcu.com/dinard-d-hier-d-aujourd-hui-dinard-in-dunu/3823654 adresine bir zahmet ugrayiniz.



Eskiyi korumakla kalmamis Dinardlilar, daha da güzellestirmeyi basarmislar. Darisi basimiza demeyi çok isterdim, ama bizde korunacak pek eski kalmadi ne yazik ki.


Dinard yazlari pek canli. Mesela 12 Haziran ile 12 Eylül arasi açik "Cagdas sanat sergisi" sanat severleri konuk ediyor. Diger bir kültürel aktivite 4 Agustos'da açilisi yapilan "21. Ulusal Müzik Festivali" klasik müzik severler için kaçirilmaz bir firsat. Gözüme 2 piyano resitali kestirdim, kaçirmadan biletleri almali.

Dinard, Türkçe'de Bretanya veya Brötanya, Fransızca Bretagne adi verilen, Fransa'nın kuzeybatısında geniş bir yarımadayı kapsayan 26 bölgesinden biri.. Kuzeyinde Manş Denizi, güneyinde Biskay Körfezi'yle Fransa'da en uzun sahile sahip.

Adını, bölgede yerleşmiş bulunan ve Büyük Britanya'dan gelen Kelt halkı olan Bretonlardan almis. Ingilizlerin halen gözdesi olan, yazlari halen akin ettikleri Dinard Mans Denizi kiyisina konuslanmis, yaklasik 13.000 nüfuslu minik, sevimli bir Breton sehri.


Dinard ve çevresiyle ilgili o kadar çok sey var ki anlatilacak. Aslinda Dinard önce yasanir ardindan da anlatilir. Haydi ben kaçtim Dinard'i biraz daha yasayip kelimelerime dökmek üzere.... Hosça kalin...

6 yorum:

Adsız dedi ki...

Ne muhteşem fotolar.Ne güzelde anlatmışsınız çoğu şeyi. Çok beğendim buraları.
Sevgi ve selamlar

Asis dedi ki...

Figen'cim çok güzelmiş eviniz.Avrupa da ne yazık ki temizlik işi başa düşüyor öyle imkanlar yok maalesef.Güzel düzenlemişsiniz bahçeyi :) elinize sağlık.Ama sadece iki ay kalabilmek o güzel evde az ama..
Hadi ben de kaçtım gece yarısı oldu :)sevgilerrrr.

figoltx dedi ki...

Red Riding Hood, evet, buralari özellikle yazin çok güzel. Keyfine doyum olmuyor. Hele bir de tatil sayili gün, göz açip kapayincaya kadar geçiyor. Neredeyse yarisi geçti bile. Selamlar...

figoltx dedi ki...

Asis'cim tesekkürler. 2 ay az bir süre ama olsun yine de arada keyfini çikartiyoruz. Bu arada hava bir güzellesti burada. Dün harikaydi. Haftasonu Paris'den kalmaya gelen arkadaslarla iki motosiklet pespese kiyi seridini gezdik. Muhtesemdi. Sevgiler...

Asis dedi ki...

oh oh sefanız olsunnn,sevgilerrr.

basak dedi ki...

Çiçeklerin arasına müzik kolonları?! Darısı Mudanya'nın başına..